YDG | 12 – 10 – 2015 | 10 Ekim Cumartesi günü, Emek Platformu’nun Ankara’da gerçekleştirdiği “Barış ve Demokrasi” mitinginde yapılan katliamla, faşist TC devleti tarihindeki katliamlar listesine büyük bir çentik daha attı. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB sendikalarının çağrısıyla ve devrimci demokrat kurumların desteğiyle binlerce insan Ankara Garı önünde toplanmaya başladığı sırada gerçekleşen iki patlamada 128 kişi hayatını kaybederken yüzlercesi de yaralandı.
Bu katliam, Türkiye’deki en kanlı katliamlardan biridir ama ilk değildir. Diğerleri gibi bu saldırı da devlet tarafından gerçekleştirilmiştir. Sorumluları tanıyoruz! Sorumlunun faşist Türk devleti ve başındaki T. Erdoğan iktidarı olduğunu biliyoruz! Tıpkı Suruç’ta, Amed’de olduğu gibi katilleri tanıyoruz!
Şüphemiz yoktur. Patlama anında polis geri çekilmiş olması, şehir merkezi olmasına rağmen yaralıları taşımak için taksi ya da ulaşım araçları alanda bulunmayışı, patlamanın ardından ambulanslardan önce polisin harekete geçerek eylemcilere müdahale etmesi, ambulansların geçişini engellenmesi, katilin kim olduğunu göstermektedir.
7 Haziran seçimlerindeki yenilgisinden sonra azgınlaşan faşist TC’nin bugünkü iktidarı AKP hükümeti ve T. Erdoğan, Suruç katliamı ve T. Kürdistanı’ndaki vahşi saldırıların ardından “AKP tek başına iktidar olsaydı bunlar yaşanmayacaktı”, “400 milletvekilini verin, bu iş çözülsün” gibi açıklamalarla iktidarını kaybetmek istemediğini göstermiştir. Bu faşist saldırılar, AKP’nin hegemonyasını devam ettirmek için erken seçimler öncesi halkı korkutmaya ve devrimci örgütlerle dayanışmasını güçlendiren işçi sınıfını caydırmak için gerçekleştirilmektedir.
Bu saldırıların boşa çıkarılması, katledilen canlarımızın hesabının sorulması ancak ve ancak gerçeği görerek, dillendirerek ve örgütlenerek mücadelenin büyütülmesiyle mümkündür. Mitinglerimizi kana bulayanların en büyük korkusu, ezilenlerin yan yana gelerek gerçeği dillendirmesidir! Dünden daha fazla bir araya gelmek ve mücadelemizi büyütmek bu katliamların hesabının sorulması demektir! Geleceği kuracak olan ezilenlerin kahredici gücüdür! Öyleyse bu gücü dünden daha fazla örgütleyeceğiz! Faşizmi döktüğü kanda boğacağız!
İşçi sendikalarının ve gençlik örgütlerinin “Hayatı Durduruyoruz” şiarıyla yaptığı grev ve boykot çağrılarını selamlıyoruz! ATİK-YDG olarak; tüm devrimci, demokrat, ilerici kurum ve kişileri bu saldırılara karşı dalgakıran olmaya, alanlara çıkarak hesap sormaya çağırıyoruz!
KAHROLSUN FAŞİST TC DEVLETİ!
KAHROLSUN EMPERYALİZM, FAŞİZM VE HER TÜRDEN GERİCİLİK!
FAŞİZMİ DÖKTÜĞÜ KANDA BOĞACAĞIZ!
YAŞASIN ENTERNASYONAL DAYANIŞMA!
DEVRİM ŞEHİTLERİ ÖLÜMSÜZDÜR! ŞEHİT NAMIRIN!
Yeni Demokratik Gençlik