Haksız savaşları, ölümleri, zorlu göçleri, ırkçı ve faşist saldırıları, hak gasplarını ve sömürü düzenini yaratan emperyalist bloğa karşı çıkalım. Dünya haklarının onurlu ve yaşanabilir yarınların inşası için G7 ülkelerin emperyalist barbarlıklarına GEÇİT VERMEYELİM!
Küresel zenginliğin net %64’ünün (263 trilyon dolar) ellerinde olduğu 7 ülkenin uluslararası bir birliği olan G7 zirvesini bu yıl 26 ile 28 Haziran tarihleri arasında Almanya’da gerçekleştirecek. Kendi deyimleriyle batı dünyasının en önemli sermaye ülkelerinden oluştuklarını ve böylece dünya halklarını temsil ettiklerini iddia eden G7 ülkeleri; Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Japonya, ABD ve Kanada’dan oluşuyor. 1975 yılından bu yana her yıl bir araya gelen yedi emperyalist güç sözde küresel ekonomik sorunları tartışmak ve bunlara çözüm üretmek için buluşuyor. Bu yıl ‘Adil bir dünya için ilerleme’ şiarıyla bir araya gelmektedirler. Ama biz çok iyi biliyoruz ki bu zirveyi emperyalistler kendi çıkarları doğrultusunda dünyayı ve dünya halklarını nasıl daha çok sömüreceklerini ve eşitsiz bir dünya için neler yapabileceklerini tartışmak için kullanmaktalar.
Egemenlerin bitmeyen kâr hırsı
Egemen güçler; yaptıkları zirve toplantıları, görüşmeler, açıklamalar ile sürekli birlikte hareket ediyormuş gibi görünseler de aslında hepsi kendi çıkarları için sürekli bir rekabet içindedirler. Bu yer yer yaşanan tartışmalar ve kavgalarda kendini belli ediyor. Bu çıkar dalaşlarının getirdiği sürekli rekabetin en güncel halini bugün Ukrayna’da yürütülen emperyalist bölgesel savaşında görmekteyiz. Bu savaş da aralarında var olan sürekli rekabetin asıl nedeninin kâr hırsı olduğunu göstermekte. Egemen güçler, adeta pastadan daha büyük bir pay kapabilmek uğruna gece-gündüz demeden yürüttükleri rekabetlerinin sonunda, daha çok pazarın, yeraltı ve yerüstü zenginliklerin sahibi ve en fazla ticaret yapan taraf olmaya çalışıyorlar. Bu hedeflerine ulaşabilmek için, farklı yol ve yöntemler deniyorlar.
Onlar için, bu yöntemlerden bir tanesi savaşlar oluyor. Savaşlar; egemenler için bir taraftan savaş esnasında silah sanayisi vb. gibi tekellerin yüksek kârlar yapması anlamına gelirken, diğer taraftan da savaş sonrasında talan edilen alanların yeniden inşasının kârı anlamına gelmektedir. Ukrayna savaşı süresince finans piyasanın kârı düşse de Alman silah şirketi Rheinmetall ve silah elektroniği şirketi Hensoldt’un hisselerinin değeri birkaç gün içinde neredeyse yüzde 80 artmıştı. Fransız silah ve havacılık grubu Thales ve İngiliz silah şirketi BAE Systems de emperyalistleri temsil eden birçok tekel gibi kazanç sağladı. Almanya’da 2022 yılın ilk çeyreğinde bile silah satışı gün geçtikçe yükselirken, Alman Federal Silahlı Kuvvetlere Rusya tehdidi bahane edilerek 100 milyar Euro değerinde bütçe ayrıldı.
Rekabetlerine rağmen çıkar ortaklıklarının bir göstergesi: G7
Egemenler bir taraftan sürekli bir rekabet ve dalaş içinde olsalar da diğer taraftan yer yer kendi çıkarları doğrultusunda veya yine daha fazla kâr yapabilme uğruna, bir araya gelip bir nevi ortaklıklar (Avrupa Birliği ortaklığı, G7/8 veya G20 zirveleri gibi vb.) kurabiliyorlar. G7 ise rekabetlerine rağmen çıkar ortaklıklarının bir göstergesidir. Bu tarz zirveleri egemenler; var olan savaş, ekonomik kriz, doğa katliamı, vb. gibi dünya halklarının sorunlarına çözüm aradıkları yerler gibi yansıtmaya çalışsalar da aslında egemenlerin, kendi çıkarları ve kâr hırsları doğrultusunda kendilerine ortaklıklar ve uzlaşıcı çözümler aradıkları yerlerdir. Yani kısacası zirvelere katılanlar, kendi kapitalist tekellerinin çıkarlarını temsil ederler. Bu yüzden savaşlardan dahi kendilerine çıkar biçenlerin, dünya halklarının sorunlarına çözüm araması mümkün değildir.
Egemenlerin ortaklıklarına karşı halkların ortak mücadelesi
Onurlu ve yaşanabilir yarınları ancak dünya halkların ortak örgütlü mücadelesi ile inşa edebiliriz. Kendi hegemonyalarını inşa edip kendilerini var etmeye çalışan emperyalist güçlerin korkulu rüyası olalım. Örgütlü gücümüzü oluşturup onlara karşı mücadelemizi yükseltelim. Pandemi’yi bahane ederek işçileri daha az ücrete daha zor koşullarda çalıştırmalarına karşı örgütlenelim. Savaşı bahane ederek fiyat artışlarına, krizin faturasını bizlere ödetmelerine ve yoksulluğu körüklemelerine karşı sokağa çıkalım. Kendi çıkarları için Ukrayna, Kürdistan, Suriye ve Afganistan gibi ülkelerde yürüttükleri bölgesel savaşlar sonucu göçe zorlanan, göç yollarında ölüme terk edilen ve gittikleri ülkelerde baskı ve sömürüye maruz kalan binlerce mülteci için yerli ve göçmenler olarak Haziran’da Elmau’da buluşalım!
Çürümüş sisteme karşı gençliğin örgütlü gücünü büyütelim
Çelişkilerin çok daha açık belli olduğu böylesi süreçlerde gençliğin sisteme karşı öfkesini örgütlü bir güce çevirelim. Biz genç nesilleri dünyayı yönetmeye çalıştıkları militarizm siyasetiyle eğitmeye ve donatmaya çalışmalarına karşı örgütlenelim. Tüm eğitim sistemin emperyalist sömürünün hizmetine sunulmasına ve bunu reddeden tüm halk gençliğine yoksulluk ve geleceksizlik dayatılmasına karşı sokağa çıkalım. Gençliğin egemenlerin çıkarları için militaristleştirilmesine karşın, anti-faşist, anti-emperyalist gençlik mücadelesini geliştirelim. Yaşamımızı ve geleceğimizi karartan bu sistemin yalanlarına karşı özgür geleceğimizi kazanmak için gençlik olarak Haziran’da Elmau’da buluşalım!
Eşit bir dünya için Kadınların ve LGBTİ+’ların mücadelesini geliştirelim
Sistemin erkek yüzü olan Patriyarkanın biz LGBTİ+ ve kadınlara yönelik saldırılarına karşı örgütlü mücadelemiz büyüyor. Patriarkal kapitalist sistemin sermayenin çıkarları doğrultusunda cinsiyetçi politikalarını yaygınlaştırmasına ve kadın bedenini metalaştırmasına karşı örgütlenelim. Özellikle pandemi sürecinde daha da artış gösteren ve önlenmek için çaba sarf edilmeyen her türlü şiddete, tacize ve tecavüze, LGBTİ+ ve kadın cinayetlerine karşı sokağa çıkalım. Emeğimizi ve bedenimizi sömüren emperyalistlere karşı hak alma mücadelemizi omuzlayalım. Özgür bir dünya yaratma mücadelesinde kadınlar ve LGBTİ+ olarak Haziran’da Elmau’da buluşalım!
Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu (ATİK), Yeni Demokratik Gençlik (YDG) ve Yeni Kadın (YK) olarak; emperyalizme, kapitalizme, patriarkaya, faşizme, ırkçılığa karşı olan tüm güçleri G7 zirvesine karşı omuz omuza mücadeleye çağırıyoruz. Münih ve Garmisch-Partenkirchen’de emperyalist bloğa karşı yapılacak protesto eylemliklerine güçlü katılmaya çağırıyoruz!