Kayyumlar kaybedecek, direniş kazanacak!
Geçtiğimiz günlerde Erdoğan tarafından geçmiş dönemde AKP milletvekili adayı olan yine AKP içerisinde birçok görev alan Melih Bulu Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atandı. Yapılan bu kayyum rektör ataması sonrası Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri bir çağrı yayınlayarak bu atamayı protesto edeceklerini duyurdular. Çağrıya Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin yanı sıra farklı üniversiteden öğrenciler katılarak destek verdi. Yapılan eylemde binlerce öğrencinin “Kayyum istemiyoruz” sloganlarına tahammül edemeyen polisler her zamanki gibi öğrencilere saldırarak gözaltına aldı. Saldırıya rağmen öğrenciler direnişlerini sürdürerek geri adım atmadılar. Öğrencilerin geri adım atmaması iktidarı korkutmuş olacak ki olaylardan sonra yandaş medyası ve sosyal medya trolleri ile üniversite öğrencilerinin demokratik eylemlerini terörize etmeye çalışmışlardı. Yandaşların bu saldırısı sonucunda ertesi gün yapılan şafak operasyonları ile onlarca öğrenci gözaltına alındı.
Erdoğan ve AKP’lilerin iktidara geldiklerinden beri her zaman söyledikleri “biz seçimle geldik, demokrasi ile geldik vb.” sözlerinin ardından ortaya koydukları bu pratikler demokrasi anlayışlarının gerçek yüzünü birkez daha bizlere göstermiştir. Elbette ki bizler Erdoğan’ın demokrasi söylemini daha önce T.Kürdistanı’nda HDP ve DBP belediyelerine atadığı kayyumlardan iyi biliyoruz. Bugün Boğaziçi’ne yapılan saldırılarda dün yapılan saldırılardan farklı değildir. Ülkedeki bütün muhalif sesleri susturmak için her türlü saldırıyı meşru gören iktidarın bugün Boğaziçi Üniversitesi’ne yaptığı da bu saldırı kapsamındadır. Erdoğan’ın olaylar sonrasında yaptığı açıklamada üniversite öğrencilerine terörist demesi, yaşanılan gözaltılarda öğrencilere işkence edilmesi, yine taciz ve tecavüz tehditleri, gözaltında ki LGBTİ+ bireyi öğrencilere yapılan işkenceler faşist AKP-MHP bloğunun bugün ki muhaliflere bakış açısını net bir şekilde ortaya koymaktadır.
Olayların en başından beri faşist iktidarın saldırmasının en büyük nedenlerinden biri yaşanılan olayların Gezi isyanına benzer olmasıdır. Geçmiste Gezi isyanının faşist iktidarda yaratmış olduğu korku hala devam etmektedir. Bu yönüyle korkmakta da haklılar. Boğaziçi Üniversitesi direnişi birkez daha gösteriyor ki ülkede muhaliflere her türlü saldırıyı yapılsada muhaliflerin sesleri kısılamıyor. Boğaziçi direnişinin devam ettiği bu süreçte bizler de Avrupa’daki göçmen gençlerin örgütü olan Yeni Demokratik Gençlik olarak öğrencilerin direnişini selamlıyoruz. Yaratılmak istenen korku duvarlarına karşı direnen öğrencilerin yanında olduğumuzu ve direnerek kazanacağımızı birkez daha haykırıyoruz.
Boğaziçi üniversitesi öğrencileri yalnız değildir!
Kayyumlar kaybedecek direniş kazanacak!
Yeni Demokratik Gençlik