ALMANYA |24 – 10 – 2012| YDG 22. Gençlik Kültür Sanat Festivali, gençliğin anti-emperyalist, anti-faşist mücadelesinde ırkçılığa karşı bir çığlık olarak başarıyla gerçekleşti.
Yeni Demokratik Gençlik’in 22 yıllık mücadele tarihi boyunca, anti-emperyalist, anti-faşist mücadelesinin önemli bir durağı olan Gençlik Kültür Sanat Festivali, Avrupa`nın çeşitli ülkelerinden 800 üzerinde katılımla çoşkulu şekilde sonlandı.
22. GKSF`nin ana başlığını ırkçı ve ayrımcı politikalara karşı mücadele oluşturdu. ATİK – YDG`nin uzun bir süreyi kapsayan festival hazırlık çalışmaları yerellerden olmak üzere Almanya, Avusturya, Fransa, İsviçre, Hollanda`dan gençlerin kültür-sanat dallarındaki katılımı ve genel katılım çerçevesinde başladı. “Irkçılığa Karşı Bir Çığlık Olalım, Gençlik Kültür Sanat Festivali’nde Buluşalım!” şiarıyla çağrısı yapılan 22. GKSF`ne saygı duruşu ve açılış konuşmasıyla start verildi. Almanca ve Türkçe devrim ve demokrasi mücadelesinde ölümsüzleşenler için yapılan saygı duruşunun akabinde gerçekleşen açılış konuşmasında kültür–sanat cephesinin önemine değinilirken, yine buna bağlı olarak ırkçılığa ve faşizme karşı halk gençliğinin örgütlü mücadelesinin günümüz açısından önemine değinildi.
Ardından jüri üyeleri kısa bir şekilde kitleye tanıtıldı. Şiir, öykü, kısa film, fotoğraf, müzik-grup, müzik-solo, tiyatro, halk oyunları dallarında yaklaşık 35 katılımcının olduğu festivalin programına müzik-solo bölümü ile start verildi. Devamında ise halk oyunları dalında katılan grupların oyunlarını sergilemesi ile festival devam etti.
Birinci bölüm ve ikinci bölüm kısa film, fotoğraf, müzik ve tiyatro dallarında katılımcıların eserlerini sergilemesi ile sonlandırıldı. Bu bölümden sonra festivalimize dayanışma amacıyla katılan konuk sanatci Nazim Pişkin eserlerini seslendirdi. “Yaşasın Halklarin Kardeşliği” sloganlarının atıldığı bu bölümde, alkışlar eşliğinde Nazim Pişkin programını sonlandırdı.
İkinci bölümün sonunda ise ATİK Başkanı Yılmaz Güneş emperyalist-kapitalist sistemin içinden geçtigi kriz sürecinde, toplumun ilerici, devrimci ve demokrat kesimlerine karşı ırkçı ve ayrımcı politikaların daha da şiddetlenerek sürdürüldüğüne değindi. Yine bu sürece bağlı olarak, kriz adı altında tasarruf paketleri, işten çıkarmalarla, kısa çalışma saatleri vs. saldırı politikaları ile işçi ve emekçilerin yaşamlarını birincil dereceden etkileyecek bir saldırı furyası ile karşı karşıya kalındığını belirtti. Burdan hareketle Yılmaz Güneş, konuşmasını “emperyalist-kapitalist sistemin işçi ve emekçiler başta olmak üzere göçmenlerin, gençliğin, kadınların ve toplumun ilerici kesimlerinin mücadelesini parçalama hedefine karşı sessiz mi kalacağız yoksa daha örgütlü ve kurumsallaşmış şekilde mücadeleyi mi sürdüreceğiz?” sorusuyla, emperyalist – kapitalist sistemin saldırılarına karşı ATİK saflarında örgütlenme çağrısını yineleyerek konuşmasını sonlandırdı. Konuşmanın sonunda salonda, “Birlik, Mücadele, Zafer! Yaşasın; ATIK – YDG – Yeni Kadın” sloganları atıldı.
Festivalin üçüncü bölümü, kısa film, fotoğraf, müzik-solo, müzik-grup, şiir, halk dansları ve tiyatro ile devam etti. Gökkuşağı Sanat Atölyesi’nin seslendirdiği kavga türküleri ve marşlarıyla, festivalimiz devam ederken yine “Yaşasın Enternasyonal Dayanışma!” sloganları salondan çoskulu bir şekilde duyuldu. Akabinde festival programı sürdürülürken, devamında ise sahneye festivalimize konuk sanatçı olarak katılan Grup Cemre çıktı. Grup Cemre’nin söylediği marşlar ve türküler ve yine Zazaca söylediği bir ezgi kitle tarafından beğeni ile izlenirken, “Önderimiz İbrahim, İbrahim Kaypakkaya” sloganları atıldı.
Festivalin devamında BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş canlı bir bağlantı yaptı. Demirtaş, konuşmasına başta bu festivalin gerçekleşmesinde emeği geçen tüm genç yürekleri selamlayarak başladı. Selahattin Demirtaş konuşmasının devamında, Batı Avrupa´da emek ve özgürlük mücadelesi yürüten ATİK`in mücadelesinin önemine vurgu yaparken, bu bağlamda Batı Avrupa´da sürdürülen bu mücadelenin Türkiye ve Kürdistan´da kendilerine daha güçlü bir şekilde umut yüklediğini belirterek, özellikle Türkiye ve Türkiye Kürdistanın`da özgürlük, bağımsızlık ve demokrasi mücadelesinin önemi ve geldiği aşamaya değindi. Ülkenin her bölümünde emek, özgürlük ve demokrasi mücadelesinin daha da güçlü bir şekilde sürdüğünü belirten Demirtaş, özellikle Kürt özgürlük mücadelesinin tüm faşist baskı, uygulama ve katliamlara rağmen direngen bir şekilde zafere doğru yol aldığını belirtti. Burdan hareketle yine Kürt halkının özgürlük ve insanca bir yaşam için ortaya koyduğu mücadelenin bir ürünü olarak 76 cezaevinde, 10.000 tutsağın başlatmış olduğu ve bir ayı geçen açlık grevlerinin de önemine değindi. Özgürlük tutsaklarının başlatmış olduğu bu eylemin kararlı bir şekilde sürdüğüne değinirken, bugün yine Avrupa`nın herhangi bir köşesinde ATİK – YDG´nin yapmış olduğu festivalde gençliğin, tutsakların mücadelesini sahiplenmesinin önemli ve tarihi bir duruş olduğunu belirterek ATİK – YDG´ye mücadelesinde başarılar diledi.
Konuşmanın sonunda salonda çoşku ve motivasyon doruktaydı. Özellikle bu bölümde bütün olarak dolan salonda, kitlenin “Yaşasın Halkların Kardeşliği”, “Kürt Ulusuna Özgürlük Halk Savaşıyla Gelecek” ve “Kürdistan Faşizme Mezar Olacak” sloganları hep bir ağızdan attıldı.
Bu bölümlerde salondaki coşku devam etti ve sahneye sanatci dostumuz Hasan Sağlam çıktı. Hasan Sağlam´ın seslendirdiği marşlar ve türküler devamında gençlerin halaya durmasıyla sonlandı.
Festivalin son bölümünden sonra sahneyı Grup Şiar aldı. Grup Şiar`in özellikle Ali Haydar ve İbrahim için söylemiş olduğu marş ve ezgilerde, salonda sık sık “Öndermiz İbrahim, İbrahim Kaypakkaya!” “İbo, Haydar, Zülfikar, Namludadır İktidar” sloganları atıldı. Grup Şiar`ın halaylarla sonlandırdığı programda, festivalimizin son bölümünün sunumuna geçildi. Bu bölümde ATİK – YDG adına sahneye çıkan arkadaş, başta YDG`nin 22 yıllık mücadelesinin halk gençliğinin anti-emperyalist, anti – faşist mücadelesinde önemli bir durak noktası olduğunu vurguladıktan sonra sözlerine devam ederken; “Egemenlerin korkuları büyüktür. Onlara biat etmeyen, sorgulayan, yozlaşmayan, kolektif, toplumsal düşünen, ölümlere sessiz kalmayan, sömürüye karşı çıkan, sürekli alternatifni yaratan, üretken ve sürekli umudu yeşerten bir gençliktir korktukları. Saldırganlaşan ve daha fazla canileşen sistemin ırkçılığı körüklemesi, biz gençliği yıldırmak için ırkçılığı bir silah olarak kullanıyor olmasi, faşizmi sürekli canlı kılıyor olmasi bundan kaynaklanmaktadi . Emperyalist-kapitalist sisteme karşı koyuş tek başına değil, çok ve kolektif ise onların korkuları büyüyor. Yaşam içerisinde en ileri yaşam tarzı örgütlü yaşam ve devrimci mücadeleyi seçmek, militan bir mücadele icerisinde olmak, egemenlerin korkularını ve ezilenlerin umutlarını büyütmek demektir. Saldırılardan her genç etkilenmektedir. Bu anlamıyla saldırılara karşı ortak mücadele kaçınılmaz olarak önümüzde duruyor. Geleceğimize ve doğamıza sahip çıkmak ve kolektif bir yaşamı inşa etmek için militan bir gençlik örgütü olan Yeni Demokratik Gençlik saflarında örgütlü mücadeleyi geliştirelim, Emperyalistlere ve faşistlere korku, ezilen halk gençliğine umut olalım şiarıyla” 22. Gençlik Kültür Sanat Festivali’nde emeği geçen tüm YDG´lilere, ATİK taraftarlarına ve bütün gün festivalimizde bizimle birlikte olan değerli jüri üyelerine bir kez daha teşekkür etti. Ardından, bugün Türkiye ve Türkiye Kürdistanı coğrafyasında 1 ayı bulan, bir süredir 76 cezaevinde özgürlük tutsaklarının başlatmış olduğu açlık grevi eylemini festivalimiz aracılığıyla ATİK- YDG olarak selamlayan konuşmacı, ve bu mücadele ile dayanışma içerisinde oldugumuzu belirterek konuşmasını sonlandırdı.
YDG – MYK´sı adına konuşma yapan arkadaş devamında ise ödül töreninin sunumuna geçti.
Çoçuk kategorsinde katılan ve ödüllendirilen genç arkadaşlarımız:
Müzik Solo:
Aygün Çelik
Berkant Polat (Augsburg – Almanya)
Sabriye Fortuna (Wiesbaden – Almanya)
Mehmet Ali Demirdağ (Villingen/Schwenningen – Almanya)
El Eftelya Çelik (Hamburg – Almanya)
Halk Oyunları:
Wiesbaden Halk Oyunları Ekibi
Nergis/Cheyenne Halk Dansları
Gençlik dalında yarışan ve ödül alan yarışmacılar
Şiir dalı birinicisi: Neslihan Ketin ( Hollanda – Beverwijk)
Öykü dalı birincisi: Cenk Ulaş (Deggendorf – Almanya)
Kısa Film dalı birincisi: Pascal Ram (Avusturya – Innsbruck)
Fotoğraf dalı birincisi: Başak Kaya (Ober-ramstadt – Almanya)
Halk Oyunları dalı birincisi: İlke Sanat topluluğu Halk oyunları ekibi ( Londra – Ingiltere)
Müzik Solo dalı birincisi: Seren (Duisburg – Almanya)
Müzik Grup dalı birincisi: Grup Rengi İsyan (Rotterdam – Hollanda)
Tiyatro dalı birincisi: Chaplin Gençlik Tiyatrosu (Duisburg – Almanya)
Şiir dalı ikincisi: Hilmi Nar (Strasbourg – Fransa)
Öykü dalı ikincisi: Caner Sunar (Innsbruck – Avusturya)
Kısa Film dalı ikincisi: Umut Güngördü (Innsbruck – Avusturya)
Fotoğraf dalı ikincisi: Hatice Oğuz
Halk Oyunları dalı ikincisi: ATİF Hamburg Halk Oyunları Ekibi (Hamburg – Almanya)
Müzik Solo dalı ikincisi: Levent “Radikkal” Görcek (Offenbach – Almanya)
Müzik Grup dalı ikincisi: ATİF Hamburg Gençlik Müzik Grubu ( Hamburg – Almanya)
Tiyatro dalı ikincisi: Hareket Tiyatrosu (Ober-ramstadt – Almanya)
Şiir dalı üçüncüsü: Cenk Ulaş (Deggendorf – Almanya)
Öykü dalı üçüncüsü: Davut Er (Innsbruck – Almanya)
Kisa Film dalı üçüncüsü: Film Kolektifi Hamburg (Hamburg – Almanya)
Fotoğraf dalı üçüncüsü: Nazlıcan Sofu (Ober-ramstadt – Almanya)
Müzik Solo dalı üçüncüsü: Onur Yeşildağ (Ulm – Almanya)
Müzik Grup dalı üçüncüsü: Tohum Korosu (Ulm – Almanya)
Tiyatro dalı üçüncüsü: Hannover Kültürlerarası Gençlik Forumu KAGEF (Hannover – Almanya)
Ödül töreninde, jüri üyesi Cengiz Sezgin “Jüri Özel Ödülü”nü ise bu yıl 22 yıllık bir emeğin bir bütün ifadesi olan YDG´ye, bu derecede sergilenen emeğinin kendileri açısından önemli olduğunu vurgulayarak komitenin en genç üyesine takdim etti.
Festivalimiz, katılan tüm kitleye bir kez daha teşekkür edildikten sonra, bir dahaki yıl buluşmak dileği ile sonlandırıldı.